23 Temmuz 2008 Çarşamba

masif

"tutki karnım acıktı...anneme küstüm"


çaresizliğin daha yalın bir anlatımı olamaz..

2 Temmuz 2008 Çarşamba

masa...

masif ahşap bir masayım ben. siz benim neler çektiğimi bilemezsiniz. Sizin dirsekleriniz benden destek alırken ben var gücümle iterim sizi üzerimden...kolunuzdaki çizgiler işte tam bu yüzden.

üzerime yığdığınız kalabalık nefes almamı engelliyor, o gün kenara bıraktığın defter kulağımın üzerinde duruyordu sen farkında değilsin. Bütün gün baktığın, üzerinde ellerini gezdirdiğin şey neyse ondan da çok şikayetçiyim. Yazın sıcağı yetmez gibi birde sıcak üflüyor alnıma alnıma...

aaah ah bir masayım işte masif ahşap bir masayım. yok mu sanırsın anlatacaklarım.
şu kalemliği seviyorum yıllardır. benden başka envayi çeşiti kucakladı görür gözlerim. ince ince kalemleri sarıp sarmalıyor. bakmıyor hantalım diye bana, oysa hayranı olduğu kalemler gibi sivri değilim sen bilirsin , ben bilirim ama o bilmez işte. Kendi metal kalbi metal..

Seviyorum ama her şeye rağmen durduğum yeri. hele şu kızcağız iyi niyetli şüphesiz. Bir kadın sesi verip duruyor kulağıma, kimdir bilmem ama kadın gülümse diyor... bense masif ahşap bir masayım...bir güzel ormandım eskiden....şimdi bir başına, masif bir masayım...

fsa'dan bir ZABIL*
---------------
* zabıl - (ofis eşyalarını konuşturarak yazılan mesajsız anlamsız yazılara edebiyatta verilen isimdir.)